27 Kasım 2008 Perşembe

Sol ve din



CHP'nin türbanlı ve çarşaflı kesime yönelik açılımı büyük bir tartışma yarattı. Şahsi fikrim, önümüzdeki seçim CHP'nin oyu artsa dahi bunun türbanlı kesime açılan kucak nedeniyle olmayacağı yönünde. Bunun en büyük sebebi, muhafazakar kesimin CHP'den önce kendilerini ifade edebilecekleri dört partinin olması(AKP,MHP,DP,BBP) Bugün solun yükselişte olduğu, hatta zirve yaptığı latin amerika ülkelerine baktığımızda, solun kiliseyle olan ilişkilerini sıkı tuttuğunu görmek mümkün. Yalnız orada dinin algılanışının toplumun bütün katmanlarında neredeyse aynı olduğundan insanların hayatı üzerindeki etkilerinin, burada ki gibi çatışmaya yol açmadığını da unutmamak lazım. Dolayısıyla latin amerika'daki solun işi bizdeki sol partilerden daha kolay. Ülkemizde olayın bir de tarikat yönü var. Her ne kadar gerici, şeriatçı vs. olarak nitelendirilse nitelendirilsin, tarikatların toplum üzerindeki etkilerini tartışmak anlamsız. Hele ki günümüz yaşam koşullarında özellikle alt gelir gurupları için artık bir sosyalleşme aracı haline gelmişlerse. Bu gerçeği görmezden gelerek siyaset yapmakla bir sonuca ulaşılamayacağı açık. Öte yandan tanzimat fermanından beri yüzünü batı uygarlığına dönmüş ve bunu ağır aksak yapmaya çalışsa da halkı müslüman olan ülkeler arasında en çok başarabilmiş ülkemizin aynı yönde devam etmesini isteyen siyasetçilerinin, bu ilerlemeyi tarikatlara yönelik siyasetle gerçekleştirebilmesi gerçekten ustalık isteyen bir iş. Ama CHP'nin bunu fazla kafaya takmasına gerek yok, ne de olsa kendileri sol bir parti olmadığı için bıraksınlar bu siyasetin nasıl yürütüleceğini ÖDP, SHP, EMEP, Komünist Parti gibiler düşünsün.

Hiç yorum yok: