13 Mayıs 2009 Çarşamba

Derya kuzusu el bombası!!!

Sonunda bu da oldu ve üsküdar sahilde balık tutan bir vatandaşın oltasına el bombası takıldı.



Balık tutmaktan hiç anlamam. Öyle ki hayatım da tek tutabildiğim 12 yaşındayken papaz balığıydı, onda da kanca zavallı hayvanın gözüne takılmıştı. Yani yeme gelmemişti. Öyle kabiliyetsizimdir bu konuda. Ama kabiliyetsiz olsam da genel mantık çerçevesinde balık tutmakla ilgili bir iki konuda ahkam kesebilirim.



Eğer bu el bombası fiziki kurallarına aykırı bir şekilde yüzmüyorsa, dipte yatması gerekir ve oltaya takılması için de kancaların dipte olması gerekir. Eğer balıkçı vatandaş vatoz avına çıkmadıysa, o kancaları denizin dibine atarak ne tutmayı amaçlıyordu çok merak ediyorum.



Bir de bu silah ve mühimmat mevzuu o kadar ilginç ki, bir yerde bir kazı başladımı bir kaç gün içerisinde ve o çevrenin biraz ötesinde silah ve muhimmat bulunur oldu. İki gün önce emniyet denizin dibinde el bombaları buluyor. üç gün sonra vatandaşın oltasına el bombası takılıyor. O bölgede yıllardır hergün yüzlerce kişi akşama kadar balık tutuyor, bu güne kadar kimsenin oltasına bomba takılmıyor(öyle ya teröristler o bombaları iki gün önce mi attı denize?) ne zaman ki ihbar alınıp denizden bombalar çıkartılıyor, ertesi gün vatandaşın oltasına el bombası takılıyor. İlginç...



Bir olaydan sonra delil bırakmamak için denize silah atılmasını çok gördük de, eylemde kullanılacak el bombasını saklamak için denize atılması, dünya anarşi tarihinde görülmemiş bir gerizekalılık olsa gerek. Hadi bombaları naylona sardınız ve o poşetler hiç delinmedi, ağızları açılmadı, böylelikle patlayıcı mekanzma zarar görmedi, allah aşkına bombaların bulunduğu yer Üsküdar! O akıntıda nasıl geri döndüğünde bulacaksın o bombaları?!!!



Düşünsenize hayatınız orduda geçmiş, savaş sanatında en ince detaya kadar uzmanlaşmışsınız, yetmemiş kuvvet komutanlığı yapmışsınız, örgüt kurmaktan içeridesiniz ve sizin aleyhinize sunulan delillerden biri denizde saklanan el bombası. Sözün bittiği yer.

Hiç yorum yok: