1 Kasım 2009 Pazar

Doğruya "Doğru" Diyebilmek


Yazılarını seversiniz ya da sevmezsiniz kendi bileceğiniz iş. Kişisel fikrim, bazı zamanlar kantarın topuzunu kaçırsa da, ülkede hele hele bu dönemde "muhalif" duruş sergileyebilmesinden dolayı saygıyı hakettiği yönünde. Ama ister sevin ister sevmeyin Özdil'in bu gün gündeme getirdiği "genetiği değiştirilmiş organizmalar" konulu yazısını mutlaka okumalısınız. Halk olarak sağlığımızın nasıl hiçe sayıldığını net olarak ortaya koyuyor Yılmaz Özdil. İşin acı tarafı köşe yazısını okur okumaz ekşisözlüğe girdim, kaç kişi yorum yapmış diye. Bugüne kadar herhangi bir milliyetçi yazısında onlarca kişinin eleştiri bombardımanına tuttuğu Özdil'in yazısı hakkında 15.46 itibariyle sadece 2 yorum yapılmıştı. Yani demek istediğim şu ki, öyle saçmasapan bir bölünme içerisindeyiz ki karşı kamptan gördüğümüz biri doğruyu söylediğinde dahi, "evet adam doğruyu söylüyor" diyemiyoruz. İşin daha acıklısı yeri geldiğinde tarikatçılara kolkola girebilen özgürlükçü olduğu iddiasında ki "taraf"çı liberallerimizin bunu yapması. Halbuki aynı köşe yazısı Vakit gazetesinde dinci bir köşe yazarı tarafından kaleme alınmış olsaydı, ben karşı tarafın tanımıyla, "kemalist bir militarist" olarak(ki ne kemalistim ne militaristim ama atatürkçüyüm) bunu bu bloga taşır ve söz konusu yazarı tebrik ederdim.

Hiç yorum yok: